25 Şubat 2010 Perşembe

Türkiye'de Gattuso Olmak


Gattuso'yu futbolla ilgilenen herkes bilir. Nasıl tipte bir oyuncu olduğunu. Ben sevmem oyun tarzını. Tabi beğenenlere de birşey demem. Çünkü takımı için savaşıyor. Sert olsa da biraz herşeyini koyuyor. Türkiye'de de bu tipte oyuncular var. Fakat ben dahil herkes onlara antipatik olarak bakıyor. Gattuso sert olunca takımını düşünüyor fakat onlar sert olunca kasap oluyorlar futbolcu değil oluyorlar. Bu tarz oyuncuları hiç sevmesem de Gattuso örneğini düşününce onlara hak veriyorum. Futbolda herşey teknik değil bazen sertlik de işe yarıyor. Birçok örnek var ama buna en yakın olan ismi örnek vereyim..


Sedat Ağçay ;

Bugün takımlarında defansif orta saha olarak görev yapan Uğur İnceman, Deniz Barış gibi oyunculardan daha iyi olduğu kesin onun. Galatasaraylıların tepkileriyle şu günlerde gündemde Sedat. Sertliği Mustafa Sarp'ın sertliğiyle aynı. Bu sertlikler tabii ki güzel değil. Ama Avrupada'ki örnekler takdir görünce onların eleştirilmesi anlamsız kalıyor. Çok takım değiştirmiş Sedat Ağçay. Bence uzun yıllar Antalya'da kalmalı. İstikrar sağlarsa orada daha uzun yıllar orada forma giyer. Bu futbolculara bir örnek olan Sedat Yeşilkaya. Tabii o çok daha sert Sedat'tan. Belirtmek isterim ki o da Galatasaray altyapısından.


Not: Gattuso'yu sadece karakter olarak örnek verdim. Tabii ki aralarında çokça kalite farkı var..

23 Şubat 2010 Salı

Nasıl Ligde Kalır Bu Takım


İlk yarı sonunda ilk altı için heyecanlanmıştık fakat bunun çok zor olduğunu söylemiştik. Çok zor demiştik ama bu kadar kötü durumu da hiç tahmin edemezdik. Küme düşme adayları arasındayız maalesef şuanda. Tek şansımız küme düşmeyi adayı çok takımın olması. Bu takımın fikstürü bu. Nasıl ligde kalabilir Çanakkale Dardanelspor. Bir bakalım ;

Üç düşme potasındakş takımla evimizde oynayacağız. Samsunspor, Kocaelispor ve Mersin. Kocaeli ve Mersin maçlarından mutlak üç puan almalıyız. Samsunspor'dan da en az bir puan alınmalı. Boluspor ile de Çanakkale'de karşılaşacağız. Boluspor deplasmanda iyi bir takım değil. Fakat ilk altı şansları var olduğundan ne yapacakları belli olmaz. Ama düşmek istemiyorsak o maçtan da en az bir puan şart. Altay maçı zor maç olur. Altay o haftalar da ilk altıyı garantilerse alabiliriz. Fakat durumu kritik olursa çok zor maç olur. Beş iç saha maçımızdan en az 10 puanla çıkmalıyız.

Deplasmanda iyi deniliyordu takımımız. Fakat o özellikte artık maalesef yok. İç saha puanımız geçti dış saha puanını. Giresunspor ve Adanaspor maçları çok zor. İki deplasmandan toplam bir puan alsak fena değil. Hacettepe ve Gaziantep Bld. maçlarından en az birini mutlaka kazanmalıyız. Ki bence kazanacağız. İnanıyorum. Karşıyaka deplasmanına bu hafta gidiyoruz. Bence Karşıyaka abartılacak bir takım değil. Gaziantep Bld geldi yendi. Erciyes de elinden kaçırdı. Korkmadan çıkmalıyız artık bu maça. Kaybedecek ne var ki artık. Rize ve Karşıyaka deplasmanlarından birinden de puan almalıyız. Bu şart.

En az on beş puan toplamalıyız. Takım maalesef moralsiz durumda. Atahan'ın satılması, Koray'ın sakatlanması, İsmail'in sakatlanması, yeni alınan forvetin hala oynamış olmaması, kaleci transferinin biraz geç kalması. Bu nedenler takımın neden bu halde olduğunu açıklar herhalde. Daha çok var tabii ki. Allah yardımcımız olsun. Çok bekledik gelmek için umarım veda etmeyiz.

Kasımpaşa Farklı Kimlikte


Ben dahil birçok futbolla ilgilenen insan için Kasımpaşa'nın Süper Lig'de olması kötü birşey. İlk geldiğinde herkesin duaları kabul oldu. Ve geldikleri gibi gitmişlerdi. Bu sene tekrar geldiklerinde herkesin fikri gene aynıydı. Geldikleri gibi giderler. Herkesin düşüncesini haklı çıkartırcasına lige de kötü bir başlangıç yaptılar. Fakat şuan gelinen nokta biraz aklımı karıştırmaya başladı. Siyaseti falan bir yere bıraktığımda görüyorum ki şuan Kasımpaşa ligin iyi oynayan takımlarından. Kolay değil ilk önce Gençlerbirliği'ni daha sonra da Gaziantepspor'u yenmek. O kadroda Koray Avcı'yı, Murat Erdoğan'ı, Murat Şahin'i görünce saygı duymak da gerekiyor biraz. Yılmaz Vural'la başlayan çıkış yenildikleri maçta bile kendini gösterdi. Yenildiler ama gol attılar. Ligden bu sene düşmeyecekler büyük ihtimal. Düşerlerse sevineceğim. Fakat düşmezlerse de üzülmeyeceğim. Çünkü bunu hakettiler. Tebrikler Kasımpaşaspor.

20 Şubat 2010 Cumartesi

Antalyaspor Taraftarı

Antalyaspor kupada Galatasaray'ı elenince Antalya tribünleri de bayağı bir hareketlenmiş. Özet görüntülerde gördüğüm kadarıyla Eskişehirspor maçında iyi bir destek varmış. Antalyaspor da bu desteği aslında iyi futboluyla boş çıkarmadı. Fakat şanssız bir mağlubiyet aldılar Eskişehir karşısında. Antalyaspor taraftarı her maç böyle stadı doldurursa, bu takım sezon sonunda ilk 10'uniçinde rahatlıkla yer alır. Mehmet Özdilek'e Antalyaspor'a yeni bir hava kattığı için teşekkür etmek lazım. Taraftarı da Eskişehirspor maçındaki destek için bir kez daha kutluyorum.

15 Şubat 2010 Pazartesi

ALS İçin Futbol Kitabı


Bu projeyi bloglarınızda duyurmanızı rica ediyorum.


Geliri tamamen ALS MNH Derneği'ne bağışlanacak olan bir futbol kitabıprojesi...


Anadolu futbolunu yazan bloggerlar olarak en büyük çabamızsesimizi duyurmaksa, sadece ama sadece Anadolu üzerindeki ilgisizliği birazolsun kırabilmekse; sadece blog satırlarından değil; sahaflardan, kitapçılardanda insanlara seslenmeliyiz. Bunun için birkaç kitap yazıldı Türkiye'de, lakinçok büyük kitlelere ses duyurulamadı, Anadolu içinse hala aynı tas aynı hamam!İlgisizlik had safhada...


Bizler, biliyoruz ki Anadolu'da büyük birpotansiyel, lakin büyük olumsuz koşullar var. Bu olumsuz koşullardan birisi de,bilgisizlik. Madem takımını destekliyorsun, madem kalemine sarılıyorsun; sen dekatıl!


Destek ver...Takımına dair yazabileceğin şeyleri, insanlarınilgisini çekeceğini düşündüğün yönlerini; geçmişi, bugünü ve yarını harmanlayıpyaz...Sayfa sayısı konusunda bir kısıtlama olmamakla beraber, 10 - 15civarı bir sayfa sayısı olursa iyi olur. Yazı konusu olarak belli bir kıstasımızyok, sadece okuyanın gözünde takımın eskiden bulunduğu ve şimdi içinde olduğukoşullar, futbolun ana şartı taraftar, oyuncular gibi futbol ögeleri canlanmalı.Futbol bizimle güzel, futbolu güzelleştirmek de bizim elimizde!


Yazıları yollamak veya projeye dair bilgiler almak için adres:flagg.a@gmail.com


Twitter:


FacebookGrubumuz:

12 Şubat 2010 Cuma

Yeni Yüzüyle Çanakkale Dardanelspor


Biraz rahatlıktan olmalı ikinci yarıya berbat başladı Çanakkale Dardanelspor. Koray Kurt ve İsmail'in olmamasının üzerine Ferhat'ın alışılagelmiş hataları eklenince ortaya böyle bir tablo çıktı. Kartalspor maçı öncesi de endişe hakimdi. Fakat bozuk zeminde takımımızda bazı oyuncuların mücadeleci yapısı kazanmamızı sağladı. Eser'in kaleye geçmesi taraftara olduğu kadar takıma da güven vermiş. Orta sahada Selçuk Bice'yle başlamak bence yanlıştı. Erken sakatlanması belki de işimize yaradı. Sağ kanatta Raif'in müthiş çabası, kaptan Samet Albayrak'ın biraz sorumluluğu üstlenmesi, savunmanın ortasında Murat ve Diallo'nun müthiş gayreti ve Sakıb'ın akıllı oyunu galibiyeti bize getirdi. Diğer oyuncular vasattı. Özgür, İlyas gibi isimlerin bu oyununa alışığız. Zor durumda mücadeleci Kartal'ı devirdik. Öyle de gerekiyordu. Böyle mücadele edersek Ordu'dan en az bir puanla döneriz. Fakat Koray Kurt'u da aramıyor değiliz takımda. Yeni forvet Tetteh'i bekliyoruz. Bakalım piyangodan ne çıkacak. Orduspor önünde takımımıza başarılar.

5 Şubat 2010 Cuma

Yıldırırım Yıldıramazsın


Beşiktaş kazandığında da Beşiktaş'ın başkanı olamadı, kaybettiğinde de. Kazandığında kendi başarısı gibi gösterdi. Kaybettiğinde Beşiktaş'ı bir kere olsun savunamadı bile. Beş yılın sonunda ona rağmen Beşiktaş takımı taraftarıyla şampiyon oldu. Fenerbahçe, Galatasaray yoktu deniyor ya hani yarışta Yıldırım Demirören vardı rakip Beşiktaş'a. Hem de her sezon rakipti. Şampiyonluğu getiren en önemli etken taraftardan başladı işe sayın başkan. Biliyor bu konuda işini. Bazı konularda pek bilgili. Temizlik yapacağız dedi. Ortalığı darmaduman etti. Beşiktaşlıları birbirine düşürmeye başladı. Fakat birşeyi anlamadı. Beşiktaş taraftarının büyüklüğünü bi o göremedi. Şimdi gene başkan oldu Demirören. Başkanlık koltuğu da pislik içinde devam edecek. Sabır sabır sabır..

3 Şubat 2010 Çarşamba

Transferde Moda Yöntem

Şüphesiz bütün takımların başarıya ulaşmasındaki en önemli öğelerden biri teknik direktördür ve bunun için her takım tanınmış, tecrübeli teknik adamlar ararlar. Türk takımlarımızda da durum hiç farklı değil tabiki. Takımlarımızın bazıları da artık çalışmadığı Türk teknik direktör kalmadığından yurt dışından tanınmış isimlere yöneliyorlar. Daum, Rijkaard, Doll, Couceiro gibi isimler vardı bunlara son olarak Lemerre eklendi. Bu tip menejerler geldikçe takımlarımız belki de farkında olmadan önemli bir avantajları olduğunu günyüzüne çıkardılar.

Evet Avrupa futbolunda esamesi okunan bu menejerler sayesinde yabancı futolcu transferlerini kolaylaştıran yöntemi sık sık kullanmaya başladılar. Aslında Rijkaardlı Galatasaray biraz önayak oldu bu işe ve teşvik etti diğer takımları. Zaten sene başında elinde bulundurduğu ünlü isimlere devre arasında 3 tane daha eklediler. Rijkaard eski öğrencisi Dos Santos'u da ekledi ekibine. Bu tip ünlü isimlerin Galatasaray'a gelmesinde Rijkaard'ın da ve Galatasaray'ın da şöhreti etkili fakat hangisinin daha büyük etkiye sahip olduğu son zamanlarda çok tartışılıyor.

Bana göre teknik direktörün etkisi daha ağır basıyor. Aslında ben de bu konuda tereddüt yaşıyordum ki tereddütlerimi giderici bir iki durum çıktı ortaya. Demek o ki; bir baktım orta sıra takımlarımızdan Ankaragücü 2-3 günde kadrosuna Geremi, Rothen, Vittek gibi ünlü isimleri dahil etti. Sanmıyorum ki bu oyuncular "Ooo,Türkiye'nin başkent kulübüne gidiyoruz." diyerek ya da Ankara'nın hürmeti için gelsinler buraya. Lemerre sağolsun... Üstüne üstlük Gençlerbirliği'nde de Vranjes bombası patladı. Thomas Doll ile Almanya'dan bir bağlantısı olduğu apaçık ortada. Belki de şimdi farkediyorum ama Gaziantep'de de sezon başından yani Jose Couceiro bu yana Joginho, Linz gibi ünlü isimler görünürken, ara transferin son gününde Couceiro'nun Litvanya Milli takımından öğrencisi kaleci Žydrūnas Karčemarskas'da yine Antep'teydi.
Evet özellikle yerinde sayan bazı Anadolu kulüplerimize başarıya ulaşabilecekleri ya da populeritesini artıracak yeni bir yöntem. Gelsin ünlü yabancı hocalar ve ardından gelsin yıldız topçular.

2 Şubat 2010 Salı

Gelecek ve Holosko


Gelecek ve Holosko. Bu iki kelimenin yanına eskiden olsa umut getirirdim. Artık umudum bitti. Son vuruşlarda bu kadar başarısızlık olamaz. Top kullanma sorunu bir futbolcuda bu kadar olamaz. Artık umutlar bitti. Yazık ediyorsun kendine Holosko.

Bank Asya 20.Hafta Panoraması


Dün gece zor geçeceğini umduğumuz maç için ekran karşısına oturmuştuk. Fakat Karabük taraftarıyla, hırsıyla Süper Lig'i ne kadar istediğini gösterdi. Ve Altay'ın işini on dakikada bitiriverdi. İkinci yarıda üç hafta geride kalmışken değişik bir istatistik var Bank Asya'da. Ya çok kötü performans gösterenler ya da çok iyiler var. Altay da bu takımlardan biri. Bir Play off macerası daha onları bekliyor gibi. İlk ikinin diğer güçlü adayı Konya bizim Dardanel'i mağlup etti. Bizim takım hakkında biraz yazmasak iyi olacak çünkü bunu haketmedikleri kesin. Bir takım bu kadar kırılgan olabilir mi. Şanssız diyemiyoruz maalesef. Baskı yemeyeceksin bu kadar. Bucaspor Hacettepe karşısında beraberlik aldı. Bana göre normal bir sonuç. Karşıyaka-Giresun maçını da izledim. Karşıyaka son dakikalar hariç bir varlık gösteremedi. Bu kadar desteğe yazık oluyor gerçekten. Giresunspor'un da başarısını es geçmemek lazım. Bülent Bölükbaşı'nı da tebrik etmek lazım. Çok iyi performans sergiliyor. Rize-Adana maçında futbol adına hiç bir şey yoktu. Çok zevksiz bir maçtı.


Kocaelispor'da yeni futbolcular hala uyum sağlayamadı. Çok basit goller yemişler. İlk yarıda puan aldıkları Bolu ve Hacettepe'den puan alamadılar. İşleri çok zor. Samsunspor geçen hafta Karşıyaka önünde şanssızdı. Mersin'de de çok gol kaçırmışlar. Doksanıncı dakikadaki golü atamasalar yazık olacakmış. Samsunsporlu Turgut da çok beğendiğim oyuncular arasında. Son olarak da Orduspor taraftarını tebrik etmek istiyorum. Bizim Çanakkale halkına ibret olacak bir görüntü varmış Ordu'da. Maçı da çevirivermişler iki dakikada. Helal olsun Orduspor futbolcu ve taraftarlarına.